23 Kasım 2019 Cumartesi

Kadıköy'de Gezmeye & Görmeye Değer Yerler | Kadıköy Gezi Rehberi 2019

Kadıköy; canlı ve renkli semt yaşamı, çarşısı, öğrenci nüfusu, kültür ve sanat etkinlikleri, gece hayatı, alışveriş merkezleri, tarihi binaları, deniz kenarı dinlence ve yeme içme yerleri ve vapur iskeleleri ile birlikte İstanbul’un Anadolu yakasında Boğaziçi girişinde bulunan popüler ilçelerinden birisi. Kadıköy, aynı zamanda İstanbul’da deniz ulaşımının önemli bir kavşağı konumunda.
adıköy’ün tarihine baktığımızda, Kadıköy tarihte antik Kalkedon yerleşim birimi ve M.S. 5. yüzyıl Hıristiyan dünyasının önemli konsül toplantılarına ev sahipliği yapmış olduğunu görüyoruz. Günümüzde Kadıköy, yat kulüpleri ve marinaları, geniş caddeleri, sayısız alışveriş imkanları ve güzel sahilleri ile ziyaretçilerine güzellikler sunmakta.

Kadıköy’de Ne Yapılır? – Kadıköy ve çevresi Gezilecek Yerler

Kadıköy Çarşısı ve Bahariye Caddesi

Kadıköy Gezi Rehberi 2019

Kadıköy’ün en önemli ve popüler alanı Kadıköy Çarşısı ve Bahariye Caddesi. Kadıköy Çarşı alanı Anadolu’nun Beyoğlu’su olarak da adlandırılmakta. Kadıköy çarşısı içerisinde manavlardan balıkçılara, baharatçılardan pastanelere, restoran ve kafelere çok sayıda dükkan ve mağaza bulunmakta.
Kadıköy Çarşısı içinde yer alan Tellalzade Sokağı da, özellikle antika dükkanları, sahaf ve eski kitap satan yerleri ile popüler. Buradan Bahariye Caddesi’ne doğru gidildiğinde ise diğer bir popüler sokak olan Sanatçılar Sokağı ziyaretçilerin karşısına çıkar. Burada da pek çok ressam seramik ustası ve heykeltıraşların hem ürettiği hem de ürettikleri eserleri sattığı dükkanlar bulunmaktadır.
Araç trafiğine kapalı olan ve Kadıköy’ün popüler mekanlarından birisi olan Bahariye Caddesi de, aynı zamanda Anadaolu Yakası’nın İstiklal Caddesi olarak adlandırılmakta. Tramvay yolu da var. Bahariye Caddesi her daim canlı ve kalabalık. Çok sayıda alışveriş ve yeme içme yerleri ile çok sayıda tarihi bina ve kilise mevcut. Bahariye Caddesi’ndeki en dikkat çeken yapı ise Süreyya Operası
Ayrıntılı bilgi >> Bahariye Caddesi
Süreyya Operası
Kadıköy Gezi Rehberi 2019
Süreyya İlmen Paşa tarafından 1927 yılında opera binası olarak tasarlanıp opera, tiyatro ve balo salonu olarak yaptırılan, ancak uzun yıllar boyunca yalnızca sinema olarak kullanılan Süreyya Operası, Bahariye Caddesi’nin en dikkat çeken tarihi yerlerinden. Süreyya Operası, sonraki yıllarda yapılan çalışmalar sonucunda Kadıköy’ün ve Anadolu Yakası’nın 1’inci, Türkiye’nin ise 6’ncı Opera Binası olarak hizmet vermekte.
Süreyya Operası’nın cephesi sanat, trajedi ve komedi perilerinin oymalarıyla süslü, içerisi de aynı şekilde çok güzel ve görülmeye değer. Binanın heme yanıbaşında ise Vodvil adını taşıyan mermer bir heykel duruyor. Adres: Bahariye Cad. Caferağa Mah. No:29, Kadıköy. Telefon: 0 216 346 15 31 (3 hat). Güncel etkinlik takvimi >> http://www.sureyyaoperasi.kadikoy.bel.tr/Duyurular.aspx?id=2

Boğa Heykeli

Kadıköy’ün en önemli simgelerinden ve buluşma yerlerinden birisi olan, Bahariye caddesinin girişinde yer alan Boğa Heykeli’nin oldukça ilginç bir tarihi vardır. Muhtemelen pek çoğumuz bilmiyor. Aslında adı Dövüşen Boğa Heykeli. Farklı rivayetler olsa da, özet olarak, Boğa Heykeli ilk olarak 1860’larda Paris’te Fransız bir heykeltraş tarafından Fransızların Almanları yendiği savaşı simgelemek için yapılmış. Gücü simgelemektedir.
Kadıköy Gezi Rehberi 2019Ancak 1870’lerde bu sefer Almanların Fransızları yenmesiyle Almanya’ya gider. Sonrasında Alman imparatoru tarafından 1917 yılında dostluk simgesi olarak İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne, İttihat ve Terakki Cemiyeti’nce de Enver Paşa’ya hediye edilir.
1’inci Dünya Savaşı sonunda Enver Paşa’nın yurt dışına gitmesiyle birlikte heykel Enver Paşa’nın sarayının bahçesinde unutulur. Bundan yaklaşık 50 yıl kadar sonra ise Taksim’de Hilton Otel’in bahçesine, sonrasında Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nın önüne ve daha da sonra Taksim Gezi Parkı’na taşınır. 1970’li yıllarda Kadıköy Belediyesi’ne taşınır ve burada yaklaşık 20 yıl kaldıktan sonra şimdiki 1990’lı yılların başında şimdiki yerine taşınır. Paris’ten Kadıköy’e 150 yılı aşkın bir sürede çok gezmiştir ve göreceğiniz üzere sıradan bir heykel değildir.

Osmanağa Camii

Kadıköy’ün gezip görülecek güzel camilerinden birisi olan Osman Ağa Camii, Sultan I.Ahmed döneminde (1603-1617) Babüssaade Ağası Osman Ağa tarafından yapılmış. Ahşap yapıya sahip olan cami sonrasında ise Sultan II. Mahmut tarafından 1811 yılında yenilenmiş. Konum >>

Ayia Efimia Rum Ortodoks Kilisesi

Kadıköy Çarşısı’nın küçük meydanında yer alan Ayia Efimia Rum Ortodoks Kilisesi; ilk olarak 1694 yılında yapılmış olup tarihi 1830’lu yıllara dayanmakta. Hikayeye göre Ayia Efemia, döneminde pagan tanrılarına tapılmasına uymayıp Hıristiyanlığı seçmiş birisiymiş ve bu direnci sebebiyle de 305 yılında işkencelere maruz bırakılıp öldürülmüş. Konum >>

Akmar Pasajı

Eskiler bilir. Akmar Pasajı, Kadıköy’e gelen herkesin mutlak bir uğrak noktasıydı. Özellikle heavy metal tutkunlarının kaset, CD, t-shirt buldukları ve kafeteryaları ile müzik marketlerinde eğlenceli vakit geçirdikleri bir pasajdı. Ancak son yıllarda Akmar Pasajı tamamen değişti ve artık yerini kitapçılara bıraktı. Özellikle öğrencilerin ve kitap sevenlerin popüler bir uğrak noktası haline geldi. Konum >>

Haydarpaşa Garı ve İskelesi

Kadıköy Gezi Rehberi 2019
Kadıköy’ün kuzey tarafında bulunan Haydarpaşa; en çok Haydarpaşa Garı ve Haydarpaşa Vapur İskelesi ile bilinir. Haydarpaşa’nın adını, Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı ve buradaki üzüm bağlarının sahibi Hadım Haydar Paşa veya Sultan III.Selim’in sadrazamı olan buraya kışlayı inşa ettiren Haydar Paşa’dan aldığı bilinmekte.
Kadıköy’e vapurla gelenlerce görkemiyle ilk göze çarpan Haydarpaşa Garı, Berlin’den Bağdat’a demir yolu projesi kapsamında 1908 yılında Alman mimarlar tarafından planlanıp anıtsal bir bina olarak inşa edilmiştir. Haydarpaşa’ya vapur ile gelmenin en eğlenceli ve güzel bir tarafı da, mendirek boyunca yüzlerce karabatak ve gri balıkçıl kuşlarını gözlemlemek ve martıları beslemektir. Ayrıntılı bilgi >> Haydarpaşa Garı ve İskelesi

Selimiye Kışlası ve Florence Nightingale Müzesi

Haydarpaşa tarafında diğer göze çarpan büyük yapılar ve eserler ise; ticari liman tesisleri arkasındaki tepelerdeki iki büyük binadan saat kuleli olanı eski Haydarpaşa Lisesi ve diğeri büyük ve 4 kuleli olanı 19 yy.da inşa edilmiş olan Selimiye Kışlası.
Kışla, adını ilk olarak 1799 yılında, devamlı olarak problem çıkaran Yeniçerilerin yerine yeni bir ordu kurmak üzere Sultan III.Selim’den almış, sonrasında 1808 yılında çıkan yangında büyük hasar alan yapı, 1825 yılında Sultan II.Mahmud tarafından yeniden inşa ettirilmiş. tarafından Kırım Savaşı esnasında (1853-1856) buradaki yaralılara hemşirelik yapan Florence Nightingale anısına, kaldığı oda, kulelerin birisinde Florence Nightingale Müzesi olarak aynen o günkü gibi korunmakta.

Moda

Kadıköy Gezi Rehberi 2019
Kadıköy sahilleri de her zaman kalabalık olup özellikle gençlerin gözde mekanı konumunda. Kadıköy’de iskeleden başlayıp kıyı istikametinde sahil yolundan yürüdüğünüzde belli bir süre sonra meşhur Moda sahiline ulaşıyoursunuz. Moda, sakin ve deniz kenarı güzel bir yer olup aynı zamanda İstanbul’un en hoş yerleşim birimlerinden birisi. Burada yukarı taraflara çıkıp çevredeki banklarda veya çay bahçelerinde oturup gün batımını izlemek Moda’da çok ideal ve dinlendirici bir aktivite. Ayrıca Moda’ya gelmişken Barış Manço’nun evini de ziyaret edebilirsiniz. Ayrıntılı bilgi >> Moda

Barış Manço Evi

Eskiler bilir, Kadıköy Moda denilince akla rahmetli Barış Manço (1943-1999) gelirdi. Barış Manço’nun adresi ise meşhur tabirle “Barış Manço, 81300, Moda” idi. Moda’da bulunan Barış Manço Evi, büyük sanatçının anısına Kadıköy Belediyesi tarafından müze-ev olarak düzenlenmiş. Ayrıntılı bilgi >> Barış Manço Evi

Romantika Fenerbahçe Parkı

Kadıköy Gezi Rehberi 2019
Romantika Fenerbahçe Parkı, Kadıköy Fenerbahçe semtinde İstanbulluların çok sık uğradığı bir park olup aynı zamanda popüler İstanbul parkları arasında. Kapalı ve açık mahalleriyle seçkin dinlence yerlerinden birisi. Kalamış Marina’ya komşu olan park, bir adanın üzerinde bulunmakta ve buradan Fenerbahçe Burnu’na bir köprüyle bağlanmakta. Ayrıntılı bilgi >> Romantika Fenerbahçe Parkı

Bağdat Caddesi

Bağdat Caddesi, İstanbul’un Anadolu yakasında bulunmakta ve yine İstanbul’un en popüler caddelerinden birisi konumunda. Geçtiğimiz yıllarda dünyanın 4. en iyi alışveriş caddesi seçilen Bağdat Caddesi, özellikle lüks mağazaları ve gece kaliteli ve lüks cafe ve restoranlarında eğlenceli yaşamıyla dikkati çekmekte. Ayrıntılı bilgi >> Bağdat Caddesi

İstanbul Oyuncak Müzesi

Kadıköy Gezi Rehberi 201923 Nisan 2005 yılında Sunay Akın tarafından kurulan, 1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en gözde örneklerinin sergilendiği İstanbul Oyuncak Müzesi, Göztepe’de tarihi bir köşkte yer almakta. Müzede Sunay Akın tarafından 20 yılda 40’ı aşkın ülkedeki antikacılardan ve açık artırmalardan satın alınan oyuncaklar sergilenmekte.
Kadıköy’e gelip de İstanbul Oyuncak Müzesi’ni görmeden Kadıköy’den ayrılmamanızı tavsiye ederiz. İstanbul Oyuncak Müzesi Pazartesi günleri kapalıdır. Adres: Ömerpaşa Caddesi, Dr. Zeki Zeren Sokağı No:17, Göztepe, Kadıköy. Tel: 0 (216) 359 45 50 – 51
Kadıköy Gezi Rehberi 2019

Kadıköy’de Kültür ve Sanat Merkezleri

Kadıköy’de yetişkin oyunu, çocuk oyunu, konser, seminer/konferans, söyleşi-imza, sempozyum, anma programı, bale/gösteri, sergi, festival/şenlik, sertifika-ödül töreni, atölye çalışması, okul gösterisi ve toplantı/eğitim programı gibi kültür ve sanat etkinliklerine katılmak için çok sayıda mekan var.
Kadıköy Belediyesi’ne ait Süreyya Operası, 19 Mayıs Kültür Merkezi, Kozyatağı, Barış Manço, Halis Kurtça ve Caddebostan Kültür Merkezleri bu mekanlardan en popüler olanları olarak sıralanabilir. Kadıköy’deki kültür ve sanat etkinlikleri takvimini toplu olarak http://kultursanat.kadikoy.bel.tr/tr/kadikoyde-kultur-sanat adresinden görebilirsiniz.

Kadıköy’de Yeme İçme, Ne Yenir? Popüler Restoran ve Kafeler

Kadıköy’de yeme içme imkanları çok çeşitli. Kadıköy’ün sahilinde, iç tarafta Kadıköy Çarşısı ve Bahariye Caddesi bölgesinde, yanıbaşındaki Moda sahilinde çok sayıda kaliteli çay bahçesi, cafe ve restoran bulabilirsiniz. Muvakithane caddesinde bulunan Baylan Pastanesi, Güneşlibahçe sokakta bulunan Çiya (kebap ve ev yemekleri), Kadıköy iskelesinde bulunan Denizatı Restaurant – Cafe, Moda’daki Viktor Levi Şarap Evi ve Dondurmacı Ali Usta, Kadıköy ve çevresindeki popüler yeme içme mekanlarından.
Ayrıca Kadıköy çarşısı içerisinde Serasker sokakta bulunan Türk Kahvesi mekanlarını da denemenizi tavsiye ederiz. Kadıköy, ayrıca Taksim ile birlikte Vegan ve Vejetaryenler için İstanbul‘da en çok restoran ve market barındıran bir semtlerden birisi.

Kadıköy’de Gece Hayatı

Kadıköy gece hayatı‘da oldukça renkli ve İstanbullular için Anadolu yakasının gözdelerinden. Kadıköy‘de eski ahşap evlerin yer aldığı Kadife Sokak, aynı zamanda Barlar Sokağı olarak da adlandırılmakta ve paralelindeki Moda caddesi ile birlikte Kadıköy’ün popüler gece ve eğlence hayatı mekanlarındandır. Burada çok sayıda kaliteli eğlence mekanları ve canlı müzik barları bulabilirsiniz.
Moda caddesinde bulunan Monks, Komodor, Dora King Gastro Pub ve Zeplin Pub & Delicatessen ile Kadife sokakta bulunan Arkaoda, Karga, İncir Pub, Hera, Zincir, Lal, Teachers Pub ve Buddha Bar, Kadıköy popüler cafe, pub ve barları arasında en popüler olanlarıdır.

Kadıköy’de Nerede Kalınır? Popüler Oteller

Kadıköy’de konaklama imkanları çok çeşitli. Kadıköy, Moda ve çevresinde çok sayıda kaliteli ve bütçenize uygun otel ve pansiyon bulmak mümkün. Popüler Kadıköy otelleri arasındaDouble Tree by Hilton OtelA11 Hotel Cadde ve Sidonya Otel ön plana çıkmakta.
Ayrıca Kadıköy otellerinden bütçenize uygun otelinizi Tatilsepeti Kadıköy Otelleri ve Tatilbudur Kadıköy Otelleri üzerinden, otel bilgisi, resimleri ve otel yorumları ile birlikte en iyi fiyat garantisi ile bulabilir, ücretsiz online rezervasyonunuzu yapabilirsiniz.

Kadıköy’e Ulaşım – Kadıköy’e Nasıl Gidilir?

Kadıköy’e ulaşım çok kolay. İstanbul’un pek çok yerinden Kadıköy’e İETT Belediye Otobüsleri çalışmakta. Ayrıca Metrobüs var.
Kadıköy’e EminönüKaraköy ve Beşiktaş‘tan Şehirhatları Vapurları, Beşiktaş’tan tekneler ve Sirkeci’den Marmaray ile Üsküdar’a geçerek, Üsküdar‘dan Sarı Dolmuşlar ile Kadıköy’e ulaşım sağlamak mümkündür. Taksim‘den de Sarı Dolmuşlar ile Kadıköy’e ulaşım sağlayabilirsiniz.
Raylı sistemler için İstanbul Raylı Sistemler Haritası, İETT Belediye Otobüs sefer ve durakları için İETT Hat ve Durak Arama ve şehir hatları vapurları için İstanbul Şehir Hatları Vapur Seferleri sayfasına bakabilirsiniz. İstanbul’da araç kiralama da kullanabilirsiniz.

Yazar: Deniz Gökçe

Anne, Senin Neyin Var ?


12 yaşındaki kızım ve ben her sabah ortaokuluna yaklaşık 20 dakikalık bir yolculuk yapıyoruz.

Telefonunda çalma listesinden şarkılar çalarken genellikle kafalarımızı müzikle doldururuz. Bazı grupları bilmediğimi söylediğimde, beni umutsuz yaşlı bir kadın olarak görür ve güler. Doğru olduğunu bilerek onunla gülüyorum. Bugün, en sevdiği şarkıcılardan biri olan Halsey'den bir şarkı çaldı.
“Çok iyi anne,” dedi Vanessa. Bipolar olduğunu biliyor muydunuz?
Hayır yapmadım.
Şarkı çalınırken Vanessa birkaç dakika sessiz kaldı.
“Anne,” dedi sonunda. “Neden her gün ilaç alıyorsun?”
“Çünkü benim de bipolar bozukluk var. Beynimdeki bazı kimyasallar berbat ve ilaçlar onu düzeltmeye yardımcı oluyor. ”
Vanessa bunu bir dakika düşündü, sonra devam etti.
“Do I bipolar bozukluk var mı?” Diye sordu.
“Yapmazsın” dedim. “Çoğunlukla yetişkinlerde ortaya çıkıyor.”
Ona bütün gerçeği söylemek istemedim, çünkü ailemin yanımda olduğu için iki kutuplu olarak teşhis edilme şansı daha yüksek. Bu Vanessa'nın büyüdükçe taşımasını istediğim bir yük değil, asla olmayacak bir şey için endişeleniyor.
“Anne,” Vanessa ekledi. “Bipolar olduğun için biri seninle dalga geçerse, onları dövdüm.”
Kızıma kocaman bir gülümseme verdim. Bunu yapmak zorunda değilsin Vanessa. Bundan utanmıyorum. ”
“Gerçekten değilsin?”
"Evet gerçekten."
Okula gittiğimizde, arabadan atladı, yanağımı öptü ve atladı. Güne başladığında biraz daha hafif hissettiğini ummuştum.



Eskiden çok utandığım bir zaman vardı . Biri akıl sağlığımı sorguladığında ya da "çılgınca" demiştim. Bir psikiyatrist, ikinci oğlumun doğumundan sonra bana bipolar bozukluk tanısı koyduğunda, sırrı kalbimle yakın tuttum, kimseyle paylaşmaktan korktum. İnsanlar tarafından yargılanma olasılığı beni korkuttu. Bu hastalık yüzünden daha az insan mı oldum? İnsanlar benden “çılgınca” bekler mi sanki benim için önemli olan tek şey buydu?
Ailemde uzun bir akıl hastalığı geçmişi var. Dedem depresyondan acı çekti. Annem, hangi doktora göründüğüne bağlı olarak DEHB'den şizofreni'ye kadar çeşitli teşhisler aldı. Hepimiz ruh halimizi dengeye geri getirmeye çalışan kendi kendine ilaç kullanmaya çalışan madde bağımlılığı ile mücadele ettik.

Küçük bir kızken korkunç bir endişe yaşadım. Bazen haftalarca kimseyi görmekten ya da bir şey yapmadan korktuğum odamda saklandım. Çok fazla endişelenmek bana sürekli baş ağrıları ve karın ağrıları verdi. O zamanlar, hiç kimse zihinsel bir hastalık olarak endişe hakkında hiç konuşmadı. Ailem bana çok gergin olmayı bırakmamı söyledi, ne kadar kontrolden çıktığımı anlamıyordu. Gitme gücümün olduğu bir şey değildi.

Bu endişeyi bazen Vanessa'da görüyorum. O kronik bir endişe verici ama ondan daha fazlası. Onu ezene kadar endişeleri giderildi. Teklif ettiğimde bile arkadaşını davet etmek istemediği zamanlar oluyor. Özellikle okuldan sonra, yalnız zamanına ihtiyacı olduğunu farkettim, bu yüzden stresi ile başa çıkabilir. Diğer zamanlarda, o kadar hiperdir ki başını belaya sokar. Kendisini fark eder ve sonra hiper olduğunu düşünürsem bana sorar. Onun da benim gibi, akıl hastası bir kişi gibi olabileceğinden endişelenmesini istemiyorum.

Hala onunla nasıl dürüst olacağımı bilmiyorum. Çok fazla bilgi gibi görünüyor ve henüz habersiz bırakmak istemiyorum. Hayatım boyunca akıl hastası oldum ve kızım için böyle bir yaşam istemiyorum. Bir psikiyatri hastanesinde intihar düşüncesiyle sona erdiğim zamanlar ve kendimi öldürmeye çalıştığım zamanlar oldu. Bipolar bozukluğum bana neredeyse bağımlılık yaratan uyuşturucu bağımlılığı yolunda eşlik etti. Vanessa ile ne kadarını paylaşıyorum? Onu güçlendirmekle ezmek arasındaki çizgi nerede?



İlk klinik depresyon bölümüm ilk çocuğumun doğumundan hemen sonra gerçekleşti. Bebeğime bakamadığım noktaya kadar rüzgarı devirdi. İlk ilaçları aldığım zamandı, ki depresyon yükseldiğinde durdurabileceğimi düşündüm. Beni akıl hastanesine indiren korkunç bir hataydı, doktor bana gerçekte iki kutuplu olduğumu söyledi. Bu, alçaklarınızın yükseklerinizden, daha fazla depresyondan ve daha az maniden daha güçlü olduğu hastalık türüdür. Doktor ayrıca ilaçlarımı bir daha durdurabilirsem kendimi öldürmeye çalışacağımı söyledi. Şimdiye kadar yapmadım.

Vanessa bir gün akıl hastalığımı alsa bile, daha fazla insanın bildiği bir dünya için minnettarım. Başka kimsenin anlamadığı bir şeylerin yanlış olduğu konusunda endişelenmek zorunda kalmayacak. İlaçlar daha iyi bir başarı oranı ile iyileşmiştir. Endişeye sahip olmak eskisi kadar gizemli değil.

Vanessa'nın bipolar bozukluk tanısı geçirip geçirmediğini merak ettim. Kendimden geçtiğimden beri ona yardım edeceğim. Belki yıllar boyunca öğrendiklerim onun için kolaylaştırabilir. Onu tanımlamasına izin vermek zorunda değil. Beyin kimyasının yanında onunla ilgili birçok harika şey var. Nazik, eğlenceli ve zeki ve bir gün dünyaya damgasını vuracak. Hayatta karşılaştığı zorluklar ne olursa olsun onunla gurur duyuyorum. Bana ihtiyacı olursa, her zaman burada olacağım.

Kızıma bipolar bozukluk yaşamaktan utanmadığımı söylediğimde, içtenlikle demek istedim. Bu benim olduğum bir şey değil, sadece sahip olduğum bir şey. İnsanların akıl hastalıkları hakkında daha fazla bilgi edinmesinin tek yolu onun hakkında konuşmak. Belki o zaman Vanessa, hayatının savaşlarından biri olduğu takdirde, damgalanmış hissetmez. Bana ihtiyacı olduğunda ya da hiç ihtiyacı olmasa bile onunla savaşmaya hazırım. Hepsinden önemlisi, endişelenmeden benimle özgürce konuşabileceğini bilmesini istiyorum, onu yargılayacağım. Bu, tartışmak istediği herhangi bir konu için geçerli. Ona mükemmel olmayan ama elinden geldiğince çabalayan bir anne kadar borçluyum.


Bipolar bozukluğum var ve sorun değil. Ben utanmıyorum. Hayat hala harika, ve Vanessa'nın sonsuza dek hatırlamasını istediğim şey bu. Ona hatırlatmak için burada olacağım.

Yazar: Deniz Gökçe

22 Kasım 2019 Cuma

Daha Az Endişe Etmenin Basit Yolları

Perspektifteki küçük değişimler, korkularınızı yönetmenize yardımcı olabilir.

Ben gençken bana kimse bir şey teklif ettiğinde, annem onlar inanılan Sadece kibarlık edildi .

Yanıtı her zaman soruları ve yorumlarıyla beni alt etmek oldu: Onlara hayır dedin, değil mi? Böyle bir yardımı kabul edemezsin. Açıkçası, onlar sadece kibar davranıyorlardı ve eminim bunu söylemek zorunda kaldıklarını hissettiler. Kimse gerçekten senin için bunu yapmak istemiyor.

Teklifin ne olduğu önemli değildi - bir sürüş, hediye, kahve veya iltifat - annem, herkesin motivasyonunu tahmin etmenin ve hepsinin dezavantajını görmenin bir yolunu buldu.

Ben bir anne olmadan önce otizm tanısını alamayan zaten garip bir çocuktum. Beni kandıran ya da aldatan diğer insanların kavramlarını anlamak zordu ... bu yüzden annemin aklını anlayamadım. Annemin neden başkalarının ne düşündüğünü bildiğine inandığını da anlayamadım.

Yine de? Sürekli olarak en kötüsünü bekleyen bir anneye sahip olmak, kendimi de en kötüsünü beklemem gerektiğini hissettiriyordu. Sanki yapılacak en sorumlu şeymiş gibi.


Nihayetinde, annemin sürekli motivasyon sorgulaması kendimi kronik bir endişe olmaya teşvik etti. Uzun zamandır, bilmediğim ya da anlamadığım bir şeyden sürekli korkuyordum.

Annem bana endişelenmeyi ve hayattan en kötüsünü beklemeyi öğretti.

Bana nasıl korku içinde yaşayacağımı öğretti.

Artık yetişkin bir kadın ve bekar bir anne olduğum için, alışkanlık endişesine adım atmak daha da kolay. Endişelerim özel değil. Çoğunlukla, hepimiz yaşamdaki başarısızlık konusunda benzer kaygılarımız var. Finansal acil durum korkusu. Sağlık sorunları.

Endişe herkese kötü şeyler yapar.

ICYMI, endişelenme korkunç hissetmek için hızlı bir bilet. Endişelenmek stresdir ve yönetilmeyen stres hayatımızın her alanında hasara yol açmaktadır. Endişelendiğimiz zaman, elimizden geldiğince iyi çalışmıyoruz.

Endişelenme genellikle uykumuzu, ruh halinizi ve olumlu yaşam tarzı kararları alma kabiliyetimizi bozar. Bu bizi sık sık gelişen bir durumdan alır ve zorlukla başa çıkma durumuna sürükler.

Bazı insanlar kemiklerinde endişe duyuyorlar. Depresyonda olduğu gibi, açıklanamayan ağrıları ve ağrıları olabilir. İlgiyi hak ancak genellikle gözden kaçan bir durum - Ve tabii ki, endişe yaygın anksiyete bozukluğu başka bir belirtisi hayır büyük dağıtmak .

Endişelenme gereksiz bir iştir.

Bazı insanlar eğer inanıyoruz değil bir şey merak, gerçekten sonuç umurumda olmamalıdır. Ancak endişelenmek ve özen göstermek aynı şey değildir. Umuruculuğun iktidarsızlık ve yıkım arasında bir yerlere inerken endişe verici herhangi bir ekim sürecinin bir parçası olduğuna dikkat etmek önemlidir .
Evet, korku ve şüpheniz tüm olumlu çabaları bastırdığında ölümle ilgili bir şey için endişelenebilirsiniz . Yerden inmeden önce bir projeyi öldürebilirsiniz. Endişeleriniz sizi hiçbir şey yapmamaya yönelttiğinden, bir fırsatın hepsini dolaştırabilirsiniz.

Almak zorunda değilsin.

Endişe, doğal bir insan özelliğidir, ancak hepimiz buna boyun eğmek zorunda değiliz. Ve aşırı endişenin hayatımızı sollamasını engellemek için yapabileceğimiz somut şeyler var.

Hiçbirimiz ile daha iyi olur daha hayatımızı iktidar endişesi. Aslında, endişe genellikle diğer tüm olumsuz düşünceler için bir mıknatıs görevi görür. Korku, şüphe ve kötü davranışlar, odayı büyütmek için endişelenirseniz çabucak toplanabilir.

Bir çok insan hayatındaki endişenin kaçınılmaz olduğunu kabul ediyor, ama değil. Endişe, yalnızca kendiniz için kırabileceğiniz kötü bir alışkanlıktır.

Eğer endişe çoğu kez kaçınılmaz bir seçim gibi hissediyorsa, harika olan şey artık onu seçmek zorunda olmamanız .

1. Neden endişelendiğinizi kendinize sorun.

Annem de bana olmayı öğreten kronik bir endişe kaynağı. Odaklamamı olumsuz düşünce kalıplarına yönlendirerek bana aşırı endişelenmeyi öğretti.

Olumsuz düşünce biçimleri, ya hep ya hiç düşüncelerini ya da başkalarına sormadan bile ne düşündüğünü bildiğimize inanmayı içerir. Ya da her zaman başarısız olacağımız varsayımını yapmak .
Kimse olumsuz düşüncelerden faydalanamaz. Elbette, işletmelerin olası sorunları çözmek için risk azaltma ekipleri vardır, ancak bu rollerde bulunan bireylere endişelenmek yerine analist denmesinin bir nedeni vardır .

Endişelenme, başarısız olacağımız beklentisini taşır . İşlerin plana göre gitmemesi durumunda uygulanabilir adımlar oluşturmak risk analizi ile aynı değildir . Endişe, kimseye ya da hiçbir şeye bir şüphe getirmez. Ve hayal kırıklığına olumlu bir şekilde cevap vermiyor.

Neden endişelendiğinizi kendinize sorarsanız , kök pozitif düşünceler yerine daima olumsuz düşüncelerinize dayanacaktır.

2. Zihniyetinizi seçin.

Endişenin gelişemediği bir zihniyet oluşturmak için, olumsuz düşünceleri beslemeyi bırakmalı ve bunun yerine daha olumlu bir görünüm geliştirmeye başlamalısınız.

Hiçbirimiz geleceği öngöremeyiz ve hiç kimse dünyalarındaki her şeyi kontrol edemez. Ancak bu temel gerçekleri kabul ederek düşüncenizi değiştirebilirsiniz.

Biz gerçeği ile barış yapmak için en iyi yollarından biri olamaz geleceğime geri hayatta kaldık tüm neyse rağmen üzerinde bakmaktır yaptılar gitmek yanlış ve ne kadar bizim kontrolümüz dışında her zaman oldu.

Hepimiz daha önce başarısız olduk ve hepimiz tekrar başarısız olacağız, ancak bunun kötü bir şey olması gerekmez. Geçmişimize ve gücümüzün kanıtı olarak hala burada olduğumuz gerçeğine bakabiliriz.

Hayatın size gönderdiği limonlardan nefis şeyler çıkaran birini seçmeyi seçebilirsiniz. Bu bazı olumlu mumbo jumbo değil  - insanların hayatlarını böyle yaşamaları. Başarısızlıklarından ders alırlar ve kötü şeyleri iyi bir şey için kullanmanın bir yolunu bulurlar.

3. Bunun bir yolculuk olduğunu unutmayın.

Daha olumlu bir insan olmak kesinlikle zaman alıyor. Bir gecede bunu yapan kimseyle tanışmadım. İyi haber ise, tam o mu uygulama ile daha kolay olsun.

Tıpkı endişe gibi daha fazla olumsuzluk çekiyor, umut ve pozitiflik daha fazla ışık çekiyor. Bu yüzden , kendinizi rahatlamaya zorlayamayacağınız bir şekilde, artık endişelenmenize gerek kalmayacağı doğru. Ancak endişeyi gidermeye ve daha sağlıklı bir zihniyet için yer açmaya yardımcı olmak için deneyebileceğiniz gerçek alışkanlıklar var.

4. Kullanmaya meyilli olan olumsuz düşünce kalıpları hakkında kendinizi eğitin.

Hepimizin kullanma eğiliminde olduğu çeşitli bilişsel çarpıtma türlerini kapsayan düzinelerce kitap ve binlerce makale vardır . Bu olumsuz düşünceleri tanımaya ve etiketlemeye yardımcı olur ve hatta bu düşüncelerin gerçekliğe dayanmadığını kendinize hatırlatmak için “geri konuşun”. İyi hissetmek , genellikle “ kokuşmuş düşünmek ” olarak adlandırılan kötü tutumları kapsayan en iyi kitaplardan biridir .

5. Beynine bir nefes ver.

Olumsuz düşünceler ve endişeler aklınızda çoğalmaya başladığında, bir mola vermek iyi bir fikirdir. Biz mümkün olmayabilir hemen aklımızı sıfırlandı, ancak sık sık duraklama vurabilir. Egzersiz yapmak, nasıl meditasyon yapılacağını öğrenmek veya ilerleyici kas gevşetmeyi uygulamak için zaman ayırın.

Bu tür aktiviteler (ve diğer birçok gevşeme teknikleri) sadece şu anda yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda zihinlerimizin genel olarak ve zaman içinde daha olumlu düşüncelere daha iyi adapte olmalarına yardımcı olabilir .

6. Endişeniz için sınırlar oluşturun.

Endişelerinize sınır koymak için yaşamınızı yönetmemeleri için çeşitli yöntemler vardır. Bazı insanlar endişe etmelerine izin verecekleri günün belirli bir zamanını vermeyi en etkili buluyorlar. Diğerleri onları yazmayı ve daha sonra günde sadece 15-20 dakika boyunca o listeye girmeyi taahhüt eder.

Önemli olan, endişelerinizi onaylamak veya bütün gününü mahvetmeksizin kabul etmektir. Endişeli veya korkulu düşünceleriniz için kendinize bir izin vermek olarak bakabilirsiniz .

Günde sadece çok fazla enerjiniz ve saatleriniz olduğu için, endişelerinizin kaynaklarınızın bir kısmından daha fazlasını işgal etmesini istemezsiniz, değil mi?

7. Endişelerinizi etiketleyin.

Aynı zamanda ne tür bir endişe ile karşı karşıya olduğunuzu fark etmenize yardımcı olur . Belli bir yazma hedefine ulaşamayacağınız için endişelenmeniz gereken bir şey ve nihai ölümünüz hakkında endişelenmek için tamamen farklı bir şey.

Bazı endişeler diğerlerinden daha yönetilebilir ve belirli sonuçlarla daha iyi başa çıkmak için planlar yapabiliriz. Ancak diğer endişeler kontrolümüzün ötesinde. Kendi ölümümüz ya da sevilen birinin ölümü hakkında endişelenirsek, çözemediğimiz bir şeye odaklanırız.

Çözülemeyen bir şeyin nasıl olabileceği konusunda endişelenmenin bir faydası yok.

8. Endişelerinizi söyleyin.

Birçok insan endişeleri hakkında konuşmak istemiyor ve bu çok kötü. O herkesin tanıması önemlidir vardır endişeleri ama asıl mesele onları nasıl idare olduğunu. Endişelerinizi lisanslı bir terapistle konuşmak inanılmaz derecede faydalıdır ve doğru koşullar altında bir arkadaşınızla konuşmanız bile yararlı olur.

Ne zaman endişelerimizi ortaya çıkarsak, bilişsel çarpıtmalarımızı tanımalı ve ele almalıyız. Olumlu geri bildirime açık kalırsak kontrolü geri alabilir ve kronik endişe kaynağından kurtulabiliriz.

Endişeleri içeride tutmak, genellikle geri tepen ortak bir başa çıkma mekanizmasıdır. Birçok insan endişeleri hakkında konuşmanın endişeleri daha fazla güç vereceğini düşünüyor, ancak gerçekte çoğu zaman bunun tersi oluyor.

Endişelerimizi onlar hakkında konuşarak perspektife koyarsak gücümüzü yeniden kazanabiliriz.

Şişelenmek endişeleri içinde yaşamdan daha büyük görünene kadar büyümelerini sağlar. Ancak küçük bir dürüstlük uzun bir yol kat edebilir ve baskının bir kısmını serbest bırakmaya yardımcı olabilir.

Bırak gitsin.

Hayır, bu Elsa için sadece özlü bir mantra değil. Gezegendeki en başarılı insanlar, herhangi bir durumda atabilecekleri olumlu adımlara odaklanır. Endişelendiğinde daha iyi olamazsın, sadece daha streslisin. Bu yüzden endişelerinize sınır koymaya başlayın ve başarınızın gerçekten başarılı olabileceği daha sağlıklı bir zihniyet geliştirmek için olumsuz düşüncelerinizi kökten çıkarın.

Yazar: Bilge Devrim Kağan

15 Kasım 2019 Cuma

Sonradan Babam Olan Kişiye Teşekkür Mektubu


Küçük kızların çoğu, babalarının koridorda yürüdüğü günü hayal ediyor - ama ben hiç yapmadım. Annemi büyütmek hayatımdaki değişmezdi ve o zamanlar sadece bana sağlayıcı ve bakıcı ve o zamanlar 2 küçük kardeşim değil, aynı zamanda en iyi arkadaşımdı. Düğünümün düşüncesi küçük bir kız olarak fikrimi aştığında, annemin benimle yapacağı her şeyi düşünürdüm; elbisemi seç, süsle ve hazırlanmama yardım et. Annemle olan ilişkim değişmedi ve hala o özel günün her kısmı için orada bulunmasını istiyorum, ama şimdi o özel günü benimle paylaşmak istediğim başka biri için de canım var.
Benim babam.
Ben 7 yaşındayken annem evlendi 2. sınıfta ve ben şimdi Babamı arayıp bu harika kişiyi takdir için çok küçüktüm. Spor etkinliklerine gitti, beni özel okul ve kolejden geçirdi, hedeflerimi gerçekleştirmeme yardım etti ve hayallerimi destekledi. Çocukluğumun ilk yarısını kaçırmış olmasına rağmen, hayatımın her detayı için oradaydı.
Düğünüm büyüdükçe, o özel günde onunla paylaşacağım her şeyi düşünmeye başladım; beni elbisemde ilk gördüğünde, koridordan aşağı yürürken birlikte geçirdiğimiz zaman ve baba-kız dansımızı birlikte paylaşıyoruz. Büyümesini izlemiş olduğu küçük kızı olmayabilirim ve ilk adımlarımı atmamı, bisiklet sürmeyi ya da ilkokuldaki ev ödevime yardım etmemi görmese bile, orada benim için gün ve gün dışarı. Yaptığı her şeyi, ailesini sevmek ve desteklemek için yapar.
Sonsuza dek, beni koridordan aşağıya indiren ve hayatımın geri kalanının başlangıcına hazırlanmama yardım eden adam olduğu için minnettarım. Eğer o ve annemin bana gösterdiği çok çalışkan ve sevginin harika bir örneği olmasaydı, koridordaki aşağıya doğru yürüdüğümde hayatımın sevgisiyle evlenmenin bir ihtimal olmayacağını biliyorum.

Masanız Yada Koltuğunuz Cenazenize Katılmayacak


Babamın dolabında bir kaya bulmayı beklemiyordum.

Beyaz çoraplar? Tabii
Beyaz iç giyim? Tabii ki
Gri kaya? Biraz sürpriz.

Küçükken evin etrafını çok fazla araştırdım. Ebeveynlerim tarafından görülmeden, odadan odaya ne kadar uzun süre taşınabildiğimi, kediyi sürünerek ve (elbette) günışığını küçük kardeşimden korkuttuğumu görünce canlı anılarım var.

Beni böyle dağınık bir iç çamaşır yığınına sokan bu tür davranışlardı, büyümenin ceplerimde taş depolamak anlamına mı geldiğini merak ediyordum.

Merak, görünmeden kalma arzumun iyileşmesini sağladı, hazinemi tuttum ve babamın oturduğu oturma odasına koştum. Kayayı elimden aldı, gülümsedi ve bana hikayeyi anlattı.

Bir soyguncunun yıllar önce, camından kayayı bir kez fırlattığı ortaya çıktı. O ve annem yeni evlerine döndüler ve halıyı örten kırık camlar buldular. Davetsiz misafir bir VCR, babamın işten eve getirdiği çeşitli donanımlar, birkaç mücevher parçası ve taşıması kolay olan diğer eşyalar ile yaptı.

Kafam karışmıştı. Artık o evde yaşamadık. Kayayı neden saklıyorsun ? Neden açıkça korkunç hatıraları taşıyan bir nesneye tutunuyorsun? Neden birkaç kez hareketli bir kutuya koymalısınız? Neden her gün gördüğün yerde, iç çamaşırların arasında saklıyorsun?

Cevabı basitti:


“İnsanların her şeyden daha önemli olduğunu hatırlatmaya devam ediyorum.”


Hırsızlar o gün birkaç pahalı şeyle ortaya çıksa da, babam o ve annemin o zamanlar evde olabileceğini hatırlattı. Nispeten küçük hırsızlık çok daha kötü olabilirdi.

Bu dersi neredeyse bu günlerde sürekli hatırlatıyorum. Bu kültürde, hayatımızdaki insanlar genellikle arka koltukta otururlar.

Eşyalarımızı seviyoruz .
Arabalarımızı adlandırıyoruz.
İşe ibadet ediyoruz.
Verimlilik sunağında dua ediyoruz.
Bir durum sembolü olarak meşgul kullanıyoruz.

Kimin vakti var?

Elbette, bu öncelik sırasındaki kritik bir kusur var: Masanız cenazenize gelmeyecek. Facebook hesabınız da olmayacak. Aslında, çok yakın olmadığınız sürece, patronunuz da muhtemelen olmayacaktır.

Gözlerinizi son kez kapattığınızda, bir zamanların yaşadığı bir yaşamın tek kalıntıları, boyut ve stile göre ve olumlu şekilde etkilediğiniz insanlar için bir kutu olacaktır.

Cihazlar, kanepeler, evler, arabalar ve ev aletleri gizemli bir şekilde yok olacak.

Harcadığınız her saniye geleceğinize yapılan bir yatırımdır.

Bu yatırımın getirisi birşeylerle dolu olacak mı?

Veya İnsanlarla Dolu Olacak mı?

Unutulmaz Bir İlişki Önerisi Eski Kız Arkadaşım Bana Umut Verdi


Doktoraya başlamak için 26 yaşındayken memleketimden uzaklaşmadan önce beş ay boyunca bir kadınla çıktım.

Köylü kızı olarak, benden çok farklıydı, ki sevdiğim.

Rahat, kolay gidiyor ve geri yatırıldı; Çok gergindim, endişelendim ve gelecek için endişelendim.

Ne zaman hafta sonunu onunla geçirmek için evine bir saat sürecek bir trek yaparsam, sakinleşmek için sakin bir his hissedersem beni yıkar ve evine yaklaştıkça kendimi daha da rahat hissederdim.

Onunla zaman geçirmek asla bir angarya veya zorunluluk gibi hissetmedi; Birlikte ne yapacağımızın özellikleri hakkında hiç endişelenmedim.

Sadece ona yakın olmak istedim.

Etrafında olmak normal hayatımdan taşınmak ve her şeyin daha az telaşlı, daha az aceleci ve daha az ezici göründüğü farklı bir gerçeğe yerleştirilmiş gibi hissettim.

Anlatması zor, ama sadece gibi hissettim olmak onunla beraberdim zaman.

Sabah kahvaltısına gitmek gibi basit geziler, rüzgarı dinlerken dışarıda vakit geçirmek gibi normal şeyler yaptıklarından daha fazla anlam kazandılar.

Bir akşam karanlığında onunla arabada araba kullandığımı hatırlıyorum: yolcu koltuğuna otururken, ağaçların beni geçip geçip geçip geçip geçecek yağmurun tadını çıkardığını ve akşam yemeğini dört gözle beklediğimizi minnettar olduğumu düşünmeye devam ettim. birlikte yapmak üzere.

Yine de, onunla çıkmak bazen çok acı vericiydi, çünkü ikimiz de yaz sonunda taşınacağımı biliyorduk.

Bu gerçeği mümkün olduğunca uzun süre görmezden gelmeyi seçtim, ilişkilerimizde hiç bir şey değişmeyecekmiş gibi konuşmaya başladım.

Ben ayrılmadan bir ay önce ayrıldık.

Kalbim kırılmıştı, ama ona karşı herhangi bir hasta isteğim yoktu, çünkü, gerçekten, biz çıktığımız süre boyunca bana karşı tek bir kibar ya da kaba bir şey yapmamıştı.

İşler sona ermeden bir gece önce, size tam olarak söyleyemediğim şey yüzünden kötü bir tartışmaya girmiştik.

Ancak hatırladığım şey kavga bittikten sonra bana verdiği basit ama güçlü bir tavsiye.

Yedi yıl sonra, kendimi o gece bana söylediklerini düşünmeye devam ediyorum.
“Sadece asla bırakma”

Kavgamız sırasında bir noktada, eşyalarımı toparlamak, sırtımı sırtına koymak ve gecenin ortasında eve gitmekle tehdit ettim.

Bana çok kibirliydi - bencil ve çocukça bir şekilde onu incitmek için yapılan bir girişimden biraz daha fazlası .

Ayrılmadan bitmedim; konuştuk, uyuduk ve uyuduk.

Ancak yatmadan önce bana dedi ki:


“Sadece hiç gitme.”

Sesinde belirgin bir sertlik vardı; tonu kurallara göre daha az zayıftı.

“Lütfen bizi terk etme” dediği gibi “Asla gitme” demek istemedi. Sana ihtiyacım var. Seni seviyorum."

Bunun yerine, o günden itibaren hatırlamamı istediği bir şey bana bir uyarı veriyordu.

Demek istedi:


“Kız arkadaşınla kavga ortasında asla dışarı çıkma. Bu yapabileceğin en kötü şey. Asla doğru seçim değildir. ”

Ertesi sabah birbirimizin kollarında uyandık, ama eylemlerimin ona zarar verdiğini ve aramızdakilerin iyi olmadığını söyleyebilirim.

Biraz sonra o gün bana dedi ki:


“Dün gece ayrılsaydın, senden sonra kovalanır mıyım bilmiyorum.”

Şimdi bile, tüm bu yıllar sonra, bu ifadenin anlamını ve sonuçlarını yansıttığımda, kendimi tuhaf bir duygu karışımı (korku, belirsizlik, karışıklık, ihanet, utanç) hissediyorum.

Sadece blöfü aradı değil, ilişkimizin onun için savaşacak kadar önemli olmadığını da kabul etti.

Kazıyın, bu benim egom konuşmam.

Bana söylediği şey, her şey “çok” zorlaştığında, üzerine çıkmaya hazırlanan bir adamın peşinden koşmaya istekli olmamasıydı.

Onun için hata yapamadım ve bunu biliyordum.
Tavsiye İyi Alınan

Birkaç yıl önce, o sırada çıkmış olduğum kadınla tartışmıştım.

Aylardır savaşıp duruyorduk ve en kötüsü için işler değişiyordu.

Durumun sonunda aklımdaydım.

Sabrımı yitirmiş ve hüsrana uğramış hissederek, eşimden ayrıldım.

Yanıldım.

Ama kendimi geri dönmeye zorladım.

“Hiçbir zaman ayrılma” sözleri kafamın içinde yüksek sesle çalıyordu ve sorunumuzu bir kenara koymaktan ve sorunumdan vazgeçmeksizin çalışarak doğru şeyi yapmaktan başka seçeneğim olmadığını biliyordum.

Sokağa çıktıktan ve kendimi sakinleştirdikten sonra, gururumu yuttum ve kız arkadaşıma "Evinize geri dönersem, konuşmaya istekli misiniz?" Diye mesaj attım.

Beni görmek istemiyorsa, kendimi tekrar duruma zorlamak istemediğim için, geri dönme iznini istiyordum.

“Evet” dedi.

Onun yerine geri döndüm.

Ben geldiğimde gözlerini ağlattığı belliydi.

Birbirimizden özür diledik.

Ardından bir sonraki saati tüm kartlarımızı masaya yatırıp sonunda söylenmesi gerekenleri söyleyerek geçirdik.

Birbirimizi affettik ve sonra da ilişkilerimizi ilerletmek için bir plan geliştirdik.

Bir yıl ya da öylesine sonra ayrıldık; Hiç şüphesiz ikimiz için de doğru karardı.

O gün, kendimi evine geri dönmeye zorladığımda, geçmişimin hatalarını tekrarlamamaya ve eşimin hak ettiği olgun yetişkin gibi davranmaya zorladığımda - önceki kız arkadaşımın bana yıllarca verdiği uyarı yüzünden yaptım. daha erken.
Götürmek

Bu hikayeden öğrenilecek net bir ders olup olmadığından emin değilim.

Aşk dağınık, karmaşık ve 'dikenlidir; Ambalajını açmaya ve düzgünce sıralamaya çalışmak belki de bir Sisifî çabadır.

Yine de, bu paylaşmak zorunda olduğum bir hikaye - belki de kendi hatalarımın ve kendimin önemli bir başkasına nasıl daha iyi bir ortak olacağımı öğreten kadınlar için hissetmeye devam etmem için kendime bir hatırlatma olarak.

Son 15 yıldaki buluşma deneyimim, öğrendiğim dersleri her zaman bize öğreten kişilere uygulama şansımızın olmadığına inanmamı sağlıyor.

Kendi eksikliklerimizi tanımak ve bilmemiz gereken türden biri olmak için bazen ödemek zorunda olduğumuz bedel budur.

Diğerlerini bize ihtiyaç duyduklarını doğrulamak için kandırmanın bir yolu olarak ilişkilerde boş tehditler sık ​​sık yapıyoruz.

Derinlerde, bir erkek arkadaşla ya da kız arkadaşıyla kavga etmenin işlerin sona erdiğinin bir işareti olduğundan korkuyoruz.

Bu gibi durumlarda, korkularınızı açıkça ifade ederek, kendinizi sahte bir bravadoyu canlandırmaktan daha açık bir şekilde ifade etmek daha iyi olur.

Bunu önermedeki ironiyi tanıyorum, sana anlattığım hikayeyi.

Her şeyden çok, bu kendime bir uyarı; daha olgun, sabırlı ve daha az haklı ve bencil olduğumuzu hatırlatıyor.